İŞTE ASKERLERİN TESLİM EDİLİRKEN FOTOĞRAFLARI
ASKER EVLERİNDE SEVİNCİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN
Piyade Er Fuat Başoda'nın Konya’nın Cihanbeyli İlçesi'ne bağlı Kandil Beldesi’nde oturan ailesi haberi sevinçle karşıladı. Baba Fehmi Salman, kendisine telefonla ulaşan DHA muhabirine, “Oğlumuzla henüz hiç bir iletişim kuramadık. Birkaç dakika önce CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ile AKP’li Mustafa Kabakçı bizi arayarak tüm askerlerin serbest bırakıldığını ve hepsinin birazdan Türkiye'de olacağını müjdeledi. Gelişmeleri büyük bir heyecan içinde takip ediyoruz. Oğlumuzun eve geleceği günü sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.
‘KÖYE AYAK BASTIĞI GÜN KURBAN KESECEĞİM'
8 asker arasında bulunan Patnoslu er İlhami Demir’in serbest bırakılması ailesini sevince boğdu. Baba Rabih demir, “Köye ayak bastığı gün kurban keseceğim” dedi.
Patnos'a bağlı Özdemir Köyü'nde oturan 48 yaşındaki Meliha Demir ile 51 yaşındaki Rabih Demir çiftinin 9 çocuğundan biri olan İlhami Demir, PKK'lı teröristlerin 21 Ekim'deki saldırısında 7 silah arkadaşı ile birlikte kayoldu. Terösitlerin elinde olan askerlerin, Kuzey Irak'a giden DTP milletvekilleri Aysel Tuğluk, Osman Özçelik ve Fatma Kurtulan'ın da aralarında bulunduğu gruba teslim edildiği haberleri üzerine, iki haftadır endişeyle bekleyen aile fertlerinin yüzünün gülmesini sağladı.
Oğlunun serbest kalmasıyla büyük sevinç yaşayan Rabih Demir, “Çok zor günler yaşadık. Gecemiz gündüzümüze karışmıştı. Kötü bir haber alacağız diye hep endişe içindeydik. Ama bu sabah evlatlarımızın serbest bırakıldığı haberleri yanan yüreğimize su serpti. İlhami’yi çok özledik. Ona doya doya sarılmak istiyoruz” dedi.
Teröristlerin elinde tutulan oğlunun kurtulacağına olan inancını hiç kaybetmediğini söyleyen baba Rabih Demir, “İlhami'nin serbest bıraldığını bu sabah Türk televizyonlarından öğrendim. Ama benim içimde hep ona kavuşacağım hissi vardı. Umudumu hiçbir zaman yitirmedik. Askerlerimizin serbest bırakıldığı haberini alınca evimizde bayram havası yaşandı. İlhami'ye kavuştuğumuz gün bizim de tanımadığımız yakın bir köyde sözlüsü varmış, gidip hemen gelinimizi ailesinden isteyeceğiz. Oğlumun köye ayak bastığı gün kurban keseceğim” diye konuştu.
‘OĞLUMUZ ARTIK HER İKİ AİLENİN EVLADI’
8 asker arasında bulunan Gaziantepli 22 yaşındaki er İrfan Beyaz'ın ailesi, oğullarının serbest bırakılmasının sevincini şehit askerler nedeniyle yaşayamadıklarını söyledi. 8 askerin esir alındığı olayda şehit olan 12 askerden Gaziantepli Mehmet Cücük'ün, oğullarının acemi birliğinden de arkadaşı olduğunu söyleyen baba Halil Beyaz, “İrfan evimize döner dönmez, ilk işimiz onu Cücük Ailesi'nin yanına götürmek olacak. İrfan artık her iki ailenin evladı” dedi.
2'si kız 4 çocuklu ailenin en büyük çocuğu olan İrfan Beyaz'ın Gaziantep'in Güneş Mahallesi'nde oturan ailesi, askerlerin serbest bırakılması yolundaki yoğun girişimler ve haberler nedeniyle dün geceyi ayakta geçirdi. Televizyonlarda haberleri izleyen aile fertlerinin, sabaha karşı, ‘8 asker serbest bırakıldı’ haberleriyle yüzleri güldü. Ancak, daha önce de benzer haberler yayınlandığı için haberlere temkinli yaklaşan aile, AKP Gaziantep Milletvekili Halil Mazıcıoğlu'nun “Oğlunuz serbest bırakıldı” demesinin, ardından da Niğde'deki çavuş Mehmet Şenkul'un babasının kendilerini telefonla arayıp, müjdeli haber vermesiyle sevince boğuldu.
14 gündür geceleri gözüne uyku girmediğini, sabahlara kadar televizyon seyrederek oğluyla ilgili sevinçli haber alma ümidi taşıdığını söyleyen anne 44 yaşındaki Senem Beyaz, oğlunu birkaç rüyasında da gördüğünü anlattı. Bazı günler ümitsizliğe de kapıldıklarını anlatan Senem Beyaz, “Bazen ümidimizi yitirdiğimiz anlar oluyordu. ‘Acaba’ diye ümitsizliğe de kapıldık. Şimdi ise şehit arkadaşları nedeniyle oğlumun serbest kaldığına pek sevinemiyorum. Oğlumun Gaziantepli arkadaşı Mehmet Cücük'ün ailesinin ne düşündüğünü hissedince içim burkuluyor. Keşke o olaylar hiç yaşanmasa. Şehitler aklıma geldikçe oğlumun kurtuluşuna sevinemiyorum” dedi.
48 yaşındaki inşaat ustası baba Halil Beyaz ise oğlunu Gaziantep'e gelir gelmez, İrfan Beyaz'ın teröristler tarafından rehin alındığı çatışmada şehit olan Mehmet Cücük'ün ailesine götüreceğini anlatarak, “Mehmet Cücük, oğlumun acemi eğitimini de birlikte yaptığı arkadaşıydı. İrfan artık iki ailenin de çocuğu olacak. 14 gündür gözümüze uyku girmedi. Oğlumla birlikte rehin alınan diğer askerlerin aileleriyle sürekli telefonla konuşarak birbirimizi bilgilendiriyor, birbirimize ümit veriyorduk. Şehitlerimiz nedeniyle çocuklarımızın kurtulduğuna fazla sevinemedik. Askerlerimizin kurtarılması için çabası olan tüm yetkililere teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
OĞLUYLA TELEFONLA GÖRÜŞTÜ
Sersbest bırakılan askerlerden Gaziantepli er İrfan Beyaz'ın babası Halil Beyaz, oğluyla cep telefonuyla görüştü. Saat 12.00 sıralarında cep telefonunun, gizli bir numara tarafından arandığını bildiren baba Beyaz, “Telefonu açtım. Sanırım askeri bir yetkiliydi. Bana, ‘Halil Beyaz siz misiniz? Oğlunuzla görüştüreceğiz’ dedi. Ardından telefonu İrfan aldı. ‘Baba nasılsın? Ben çok iyiyim. Emin ellerdeyim. Sonra sizi ararım’ dedi ve telefonu kapattı. Oğlumuzun kurtarıldığına inanıyorduk, sesini duyduktan sonra tereddütüm kalmadı. Sanırım artık sık görüşeceğiz” dedi. Baba Beyaz, oğlunun bulunduğu yer konusunda konuşma yapmadığını bildirdi. Askerlerin serbest kaldığı haberi sonrası Beyaz Ailesi'nin evi ziyaretçi akınına da uğradı.
‘KUCAKLAMADAN İNANMAM’
8 asker arasında bulunan Hataylı er 22 yaşındaki Özhan Şabanoğlu'nun babası 59 yaşındaki Bahattin Şabanoğlu, “Onu kucaklamadan oğlumun kurtulduğuna inanmam” dedi.
Merkeze bağlı Güzelburç Beldesi'nde oturan 7'si erkek 8 çocuk babası çiftçi Bahattin Şabanoğlu, esir askerlerin bırakıldığını, bu sabah televizyondan bu yöndeki haberleri dinleyen komşuların evlerine müjdeye gelmesiyle öğrendi. Daha önce de “Askerler serbest bırakıldı” şeklinde haberler çıktığını hatırlatan baba Şabanoğlu, “Geçen günlerde yine ‘Serbest bırakıldılar’ diye bir haber verdiler. Ancak bu haber asılsız çıkınca ailece şoke olduk. Ne zaman çocuğumuzla kucaklaşırız, o zaman ‘Bu iş bitti’ derim” diye konuştu.
8 askerin esir alınmasının ardından, canlı yayın için PKK yanlısı yayın yapan Roj TV kendisini aradığında kalp krizi geçiren baba Şabanoğlu, oğlunun kaybolduğu günden bu yana uyuyamadığını, o günden beri tıraş olmadığını anlattı. 2 haftadır televizyonu dahi açmadıklarını anlatan Şabanoğlu, “Her gün o bölgede verilen çatışma haberlerine bakamıyorum ve şehit haberleri aldıkça kahroluyorum. Bu nedenle televizyon açıp izlemiyorum. Televizyon izleyen komşularımız bize gelişmeleri haber veriyorlar. Bu sabah oğlumuzun bırakıldığı yolundaki haberi de komşular gelip söyledi” dedi.
Baba Bahattin Şabanoğlu, “Türk devleti büyük bir devlet. Biz de her zaman ‘Ne mutlu Türküm diye’ diyoruz. Bayrağımızın gökyüzünden inmeyeceğini biliyoruz. Çocuklarımızı kurtaranlara teşekkür ediyoruz” dedi.
Oğlu esir alınınca perişan olan anne 56 yaşındaki Fevziye Şabanoğlu da yetkililerden haber beklediklerini bildirdi. Türkçe bilmeyen, Arapça konuşabilen anne Şabanoğlu, duygularını, “Yetkililer bize hayırlı haberi vermeden sevinemeyiz. Askerlerimiz bize ‘Oğlunuz kurtuldu’ desin ki sevinelim” diye konuştu.
'ABLALARI SEVDİĞİ YEMEKLERİ YAPIYOR'
8 asker arasındaki Niğdeli çavuş 21 yaşındaki Mehmet Şenkul'un evinde sevinç çığlıkları atıldı. Şenkul'un ablaları, ne zaman eve geleceği belli olmamasına karşın Mehmet'in sevdiği yemekleri yapmak için mutfağa girdi.
Bor İlçesi'ne bağlı Kızılca Beldesi'nde oturan 6 çocuklu ailenin tek erkek evladı olan Mehmet Şenkul'dan günlerdir haber alamayan Şenkul Ailesi, endişe içinde beklemeye devam ederken, bu sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinden kayıp erlerin kurtarıldığı haberini okuyunca sevinç gözyaşları döktü. Kamyon şoförü baba 48 yaşındaki Ali Şenkul, bu mutlu haberi, olay sonrası sürekli bağlantı halinde olduğu diğer esir askerlerin ailelerini de telefonla arayıp, bilgi vererek onlarla paylaştı.
MUTFAKTA TELAŞ
Şenkul'un ablaları Gülay, Sonay, Nuray ve Döndü Şenkul, sevinçli haber üzerine kardeşlerine sevdiği yemekleri pişirmek için mutfağa girdi. Şenkul için, özellikle sarma, dolma, bamya gibi yiyeceklerle, bazı hamur yemekleri ve tatlılar yapılmaya başlandı. Akrabaların da ‘gözünaydın’a gelecekleri düşünülerek, ziyafet verebilecek ölçüde yemekler pişiriliyor.
Oğlunun esir alınmasına karşılık, çatışmada şehit olanların aileleriyle aynı acıyı yaşadıklarını bildiren 47 yaşındaki anne Nuriye Şenkul, “Oğlumun kurtarılmasında emeği geçen devlet büyüklerine teşekkür ediyorum. Çok mutluyum, söyleyecek bir şey bulamıyorum. Oğluma sarılacağım anı hasretle bekliyorum. Çatışmada çocuklarını şehit veren ailelere de başsağlığı diliyorum. Onlarla aynı acıyı yaşadık” dedi.
Oğullarından haber beklerken yaşadıkları acının kelimelerle ifade edilemeyeceğini bildiren baba Ali Şenkul da askerlerin serbest kalmasından büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
“RAMAZANIM KURTULDUN”
8 asker arasında bulunan Mardinli Ramazan Yüce'nin Mersin'de yaşayan ailesi sevince boğuldu. Türkçe anlayan, ancak, konuşamayan 45 yaşındaki anne Fatma Yüce, televizyon karşısında haberleri izlerken, Kürtçe ağıt yakıp, “Ramazan'ım kurtuldun” diye gözyaşı döktü.
Bu sabah televizyon haberlerini izlerken 8 askerin serbest bırakıldığını duyduğunu söyleyen 5 çocuk annesi Fatma Yüce, Kürtçe yaptığı konuşmada, “Oğlumu kurtaranlardan Allah razı olsun” dedi. Mutluluğunu, haberi duyarak evine gelen komşularıyla kucaklaşarak paylaşan Fatma Yüce, “İnşallah kazasız belasız evladıma kavuşur, onu da kucaklarım. Allah Başbakan Erdoğan'dan da razı olsun. Allah Başbakan'a yardım etsin. Devlete teşekkür ediyorum. Şu anda çok mutluyum, bu habere inanmak istiyorum” diye konuştu.
SABAHA KADAR UYUMAMIŞ
Dün gece uyumadığını, sabaha kadar televizyon izlediğini ve oğlundan bir haber umut ettiğini anlatan anne Yüce, televizyon önünde askerlerin serbest bırakılmasıyla ilgili gelişmeleri takip ederken, Kürtçe ağıt yaktı. Gözyaşı döken Yüce, oğlunun üzerinde asker üniforması bulunurken çekilmiş fotoğrafını öpüp, kokladı. Anne Yüce, “Oğlumu askeri elbise giydirerek askere gönderdim, ama PKK kaçırdı. Neyse ki kurtuldu. Oğlum eve döndüğünde kurban keseceğim. Benim eşim yok, oğlum evimizin direğiydi. Ondan haber alamadığımız günlerde binlerce kez öldük” dedi.
4 YAŞINDAKİ ZELİHA'NIN YÜZÜ GÜLDÜ
8 asker arasındaki evli ve 1 çocuk babası 33 yaşındaki Uzman Çavuş Halis Çağan'ın kurtulduğu haberi, Adana'nın Tufanbeyli İlçesi'ndeki yakınlarını sevince boğdu. Günlerdir babasını soran ve gözyaşı döken 4 yaşındaki Zeliha, bu kez “Babam bulunmuş” diyerek gülümsemeye başladı.
Geçen yıl Güneydoğu'ya tayini çıkınca, eşi ve kızını Tufanbeyli İlçesi'nde oturan ailesinin yanına bırakan Uzman Çavuş Halis Çağan'ın, evinde mutluluk çığlıkları atıldı. 45 yaşındaki ağabeyi Ali Çağan, “Kardeşim ve diğer asker kardeşlerimizin kaçırılmasıyla ilgili asılsız birçok haber okuduk ve izledik. Bu konuyu çaptırmadan kamuoyuyla paylaşan kurumlara teşekkür ediyorum. Bizim yaşadığımız kaygı çok büyüktü. Bir gün kardeşime ulaşacağımızı biliyorduk. Devlet büyüklerine çok teşekkür ediyoruz” dedi. Uzman Çavuş Çağan'ın 30 yaşındaki eşi Zübeyde Çağan, minik kızına sarılarak mutluluğunu yaşadı. Uzun zamandır annesine, “Babam nerede, neden gelmiyor?” diye soran Zeliha ise babasına kavuşacağını duyunca, gülümseyerek kameralara el salladı. Küçük Zeliha, “Baban bulundu, yakında gelecek” denilmesi üzerine, “Yaşasın. Babam bulunmuş” diyerek gülümseye başladı.
Oğluna sarılacağı anı bekleyen anne 68 yaşındaki Zeliha Çağan da şehit ailelerine başsağlığı diledi.
